DOĞRU LEHİM
Sorun
Yumağı
Kenan
herkesin Şeker Kenan diye seslendiği çok sevilen bir adamdı. Dışardan bakan
herkes onunla aynı evde olmanın çok keyifli olduğunu düşünürdü. Oysa Sanem, “Ne yaparsam yapayım bu adama
yaranamıyorum.” diye ağlıyordu. Evin içine girdiği on beş dakika içinde ne
oluyorsa oluyordu ve kendilerini bir tartışmanın içinde buluyorlardı. Sanki severek
evlenenler onlar değildi. Nasıl bu hale gelmişlerdi bilmiyordu. Oysa bir ömür yol
arkadaşı olmaya niyet etmişlerdi.
Sanem
büyük bir çıkmazın içindeydi. Kenan’ı seviyordu, ondan ayrılmak çözüm değildi
biliyordu. Ama özellikle çocuk yetiştirme konusunda ipler çok gerilmişti. Çoğu
zaman kavgalar bu yüzden çıkıyordu. “Çocuğa
öyle davranma!” dediğinde “Sen her
şeyin en doğrusunu bilirsin zaten!” ile başlıyordu. Bu onu öyle çileden
çıkartıyordu ki sesini duyası gelmiyordu. Tabii çocuğu ile de ilişkisi kötüydü.
Sanki evde bir kamplaşma vardı. İlişkileri üçlü bir sorun yumağına dönmüştü.
Sanem
sadece eşiyle değil, aynı zamanda en yakınındaki insanlarla da arası kötüydü.
En yakın arkadaşım dediği kişi ile paylaşımları çok yüzeysel olmuştu.
Derin Düşünceler
“Neden,
neden böyle oluyor?” diye düşündü, canı çok yanıyordu.
“Kimse benim düşüncelerime,
önceliklerime, duygularıma önem vermiyor” diye içinden
geçirdi. “Sanki onlar için değerim hiç
yok. Onları yanıma alıp yaklaştıkça yanıyor gibiyim.”
Sınırlar
İnsanlar
tıpkı ülkeler gibidir ve her ülkenin diğeriyle sınırı vardır. Kimiyle az
kimiyle çok, kimine uzak kimine yakın… Önemli olan, kiminle hangi sınırlar
içinde temasa geçeceğimizdir. Bazen iki iyi insan olmamız mutlu bir ilişki yürütmemiz
için yeterli olmaz. Çünkü yanlış sınırlarda birleşirsek ilişkimizde sorun yaşarız. Sınırları kaldırırsak, içeriye girenler hayatımızı istila eder.
Ya
da insanlar devasa makineleri çalıştıran minik çarklara da benzetilebilir. Hareketin
olabilmesi için temas eden dişlilerin yerine tam oturması gerekir. Birleştikleri
yerlerden harekete engel olmamaları gerekir. Biri biraz küçük veya büyük olsa,
çark dönmez.
Bazen
insanlar ilişkilerinde doğru yaptıklarını düşünürler ama kimi zaman sınırları
yanlış koyarlar kimi zaman hayatlarındaki hareketi durduracak kararlar alırlar.
Böylece birbirlerini faydaya götürmek yerine zarara sürüklerler. Oysa her
insanın iyi yanı vardır. Kişiler yanlışta birleşince, çarkı döndüremezler.
Birbirlerinde küçük büyük yaralar açıp hem kanar hem kanatırlar.
Doğru Lehim
O
nedenle hayat aslında hassas bir terazi gibi çoğu zaman. Hayatımızdaki
dengeleri kurmak ve hareketi devamlı hale getirmek gerekiyor. Hayatta yan yana
geldiğimiz insanların iyi tarafları ile birleşmeye çalışmak en doğrusu. İnsan
farklı istekleri olan bir canlı onun için bunu yapmak çok da kolay değil. Ama
insanın yönü ve niyeti farklı olmadığı sürece bunu yapmak çok daha kolay.
Çarklar
zıt yöne dönerse o makine nasıl çalışır, ya da bir ülkenin niyeti diğerini
işgal etmek ise ikisi arasında barış ne kadar sürer. O yüzden Deneyimsel
Tasarım Öğretisi der ki; yanındaki insanların yönüne ve niyetine bak. Eğer
ikisi seninki ile farklı ise o ilişkiyi yürütmek mümkün olmaz.
Deneyimsel
Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi
tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
“Kim Kimdir”,”
İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle
mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve
hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.
"Hayatta
hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"
Yahya Hamurcu
Yorumlar
İnsanların niyetlerine göre yönü vardır. Ve ilişkide sınır niyetlere göre konur.
Bunlar için en gerekli malzeme bizim algımızın doğruya dayalı bir algı olması.
İlişkilerde Ustalık seminerlerinden gördüğüm faydayı hatırlatan bir yazı. Kaleminize sağlık…
Hissedebilirlerden olmak ümidiyle kaleminize sağlık
Hayırlarda birleşenlerden olabilme dileğiyle…
Emeklerinize sağlık Sevgili Yazar, teşekkürler. 🌷