Farklıyız

Deneyimsel Tasarım Öğretisi


FARKLIYIZ


“Farklıyız ya gerçekten çok farklıyız.” diye hızla kapıyı çarptı. Sonra şiddetli çarpma sesinin ardından, gözlerini kapattığını fark etti o refleksle. Sonra kahverengi kapıyı gördü. Kapının çerçevesindeki geometrik desenler, orta kısımlara doğru seyreliyordu. En ortada iç içe geçmiş birkaç desenle de sonlanıyordu. Üç yıl önce, evi yapılırken Nursel seçmişti bu kapıyı. Nasıl da hayaller kurmuştu bu evle ilgili. Sıcacık bir yuva olacaktı, çocukların mutlu anlarına bu evde şahit olacaktı. Dertleri giderek azalacak ve mutlu bir hayat süreceklerdi. Her gelene zevkle açacaktı bu kapıyı. Eşini, çocuklarını öperek yine bu kapıdan uğurlayacaktı. Fakat şu an hala o çarpma sesi yankılanıyordu kulaklarında. Bugün de kavga gürültüyle, kovarcasına göndermişti onları. Arkasını dönüp oturma odasına gitti. Koltuğa resmen çöktü, savaştan çıkmışçasına yorgundu.

 

Alışmak dedi, ne tuhaf bir kelime. Altı üstü iki haftalık bir tatildi. Tekrar okula gitmek ne kadar zor olabilirdi ki! “Ben hiç böyle değildim” dedi eski günleri hatırlayarak. Tatil ne kadar uzun olursa olsun okula gitmeye bayılırdı. Bir gece önce heyecandan gözüne uyku girmezdi.

 

"Annem ne kadar da şanslıymış!" diye düşündü.

 

Aslında çocuklar hiç değişiklik sevmiyorlardı. Okula gitmek istememelerinin bir sebebi de alışamamalarındandı. Hoş, iki yıl olmuştu taşınalı bu yeni semte ama hala eski evlerini sayıklıyorlardı.

 

"Arif de aynı, bıktım artık ikisi de babasına çekmiş bunların! Ne kadar farklı bir çiftiz! Tek ortak noktamız çocuklarımız herhalde!” diye bu sefer de eşinden yakındı.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi

Şöyle bir düşündü, tanıdığı çiftlerin çoğu çok farklıydı birbirinden. Selma mesela, gezmeyi tozmayı, eğlenmeyi çok severdi. Hiç evde oturmak istemezdi. Ama Faruk, sessiz, sakin pek evin dışına çıkmaktan hoşlanmayan bir adamdı. Selma arada söylenirdi ama onu hiç bıkkın görmemişti. Gülümsemesi eksik olmazdı yüzünden, demek ki problemlerini bir şekilde halledebiliyorlardı. Hem eşiyle hem çocuklarıyla arası iyiydi. Sahi nasıl başarıyordu bunu acaba?

 

Dertleşmek iyi gelebilir düşüncesi ile Selma’yı aradı. “Bazı insanlar böyledir Nurselciğim” dedi Selma. “Hepimiz aynı olsaydık hayat çok sıkıcı olurdu. Üstelik hepimizin doğuştan getirdiğimiz birtakım farklılıklarımız var. Bunları bilmezsek etrafımızdakilere kızabiliyoruz. Ama inan bana bu hayat böyle daha güzel. Yoksa tatsız tuzsuz bir şey oluyor. Bizim yapmamız gereken farklılıklarımızı, benzerliklerimizi bilmek ve uyumlanmaya çalışmak. Kimseyi niye böylesin diye yargılamamak. Eğer o farklılıkları kabul edip, benzerliklere odaklanmazsak kimseye uyum sağlayamayız. O zaman da ilişkileri yönetemeyiz. Çünkü sadece uyum sağlayabilenler ilişkilerde yöneten olabilir.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki: "Hayatı zorlaştıran insanların farklı olması değil, o farklılıkları yönetemiyor olmaktır. “

Bu hayatta, hepimizin mizacı birbirinden farklı. Bunu bilmeyince ne de çok şikâyet ediyoruz?

Ne zormuş hayat

“Ne zormuş insanları idare etmek, onları anlamak”

“Ne zormuş evlenmek, çocuk sahibi olmak”

Oysa insanları birbirinden farklı kılan bir sürü detay var. Tüm bunları bilmemek ve farklılıkları kabul etmemek, ilişkileri çıkmaza sokuyor. Hayatımızı zorlaştırıyor.

Ah bir kabul etsek har insanın birbirinden farklı olduğunu...

Ah bir kabul etsek o farklı olan tarafının aslında hayatımıza renk katabileceğini...

Ah bir kabul etsek, o “diğerlerinden” çok şey öğrenebileceğimizi...

Ah bir kabul etsek, farklılıklara değil de benzerliklere odaklanarak ve bu farklılıkları kabul ederek uyumu yakalayabileceğimizi...

Hayat ne kadar kolay ve keyifli olacak.

Çünkü hayat tüm farklılıklarıyla güzel.

Ve hayat tüm zorluklarıyla yaşamaya değer.



Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir. 

"Hayatta hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"

Yahya Hamurcu





 

Yorumlar

Adsız dedi ki…
Tüm zorluk yönetememek....
Eda dedi ki…
Çok güzel anlatılmış emeğinize sağlık. Farklılıklar hayatımızı keyiflendirir…
Bilmeyince çok zor bilince çok kolay olan konuları ne de güzel anlatmışsınız emeğinize sağlık
Adsız dedi ki…
Farklı olandan öğrenebileceğinibilse insan...
Büşra Ç dedi ki…
Uyumlanabilen yöneten olur. Hayra, önde uyumlanabilenlerden olmak dileğiyle…
Işıl dedi ki…
İnsanı geliştiren farklılıklardır. İnşALLAH hayatımıza bakıp farklı aynı zamanda faydalı olanı seçenlerden olabiliriz…
Adsız dedi ki…
Farklılıkları yönetebilmek, bunu yapabileceğimizi bilmek insana nasıl güç veriyor,umut veriyor. Elinize sağlık...
Müberra Erdem dedi ki…
Kaleminize saglik..
RAHSAN dedi ki…
Evet insanların huyu suyu farklı gerçekten.. Ağaçlar gibi.. kimi kestane..kimi ceviz.. kimi çam.. kimi söğüt.. hepsi değerli.. yeterli o farklılığı kabul et..
A. Ü dedi ki…
Farklılıklar zenginliğimiz... Keyifle okudum, teşekkürler...
HK dedi ki…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki: "Hayatı zorlaştıran insanların farklı olması değil, o farklılıkları yönetemiyor olmaktır.“
Sırrı vermiş Deneyimsel Tasarım Öğretisi teşekkürler ve emeklerinize sağlık Sevgili Yazar:):)
Farklılıklarımızı yönetebilmek dileğiyle...
Adsız dedi ki…
Elinize sağlık. Farklılıkları kabul edebilmek niyetiyle inşallah.
Inci dedi ki…
Farklı Olanla uyumlanabilmek ne kadar zorsa karşılığı da bir o kadar keyif verici bu hayatta
Sibel B dedi ki…
Kaleminize sağlık 🌺
qkhn_khrmn dedi ki…
Farklılıklarımız zenginliklerimiz aslında. Düşünsenize her gün aynı yemeği yiyorsunuz. Her gün aynı şeyleri yapıyorsunuz. Sıkıcı olurdu değil mi? İşte dünyada da hep aynı tip insan olsaydı çok sıkıcı olmaz mıydı? Farklılıkların zenginlik olduğunu ve bunlarla uyumlanırsak çok keyifli bir hayatımız olacağını anlatan güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık...