Bir Kurbana Tüm Hayat...
Adını doğduğunda mı koydular,
Yoksa bir süre geçmiş miydi?
Ama sevilesi bir bebek olduğu gerçekti.
Neden mi?
O kadar çok sevilmiş ki, istenmemiş doğduğu evde.
Yürümüşler, yürümüşler, yürümüşler…
En sonunda varmışlar bir garip yere.
İki taşlık tepe arasında ıssız bir çöle.
Yol yok, iz yok, işaret yok,
Baba veda etmiş ikisine.
Ve dua etmiş tüm kalbiyle.
Üzülmemişler hiç,
El sallamışlar sevgiyle.
Anne düşünmüş ne yaparım diye.
Seçenekler koymamış hiç,
Çare nerede diye.
Ne diye medet umsun taştan, yıldızdan,
Sahibi yeter kendine.
Hayatın kendisi olunca tek seçenek,
Feda eder zaten o ömrü verene.
Bir o tepe,
Bir bu tepe.
İkna etmekse gerçeği bedele,
Kaç tepe olsa da koşulur,
Yeter ki kabul edile.
Niyet böyle olunca, işler girer düzene,
Yetmez, bir de ibret bırakır gelecek nesillere.
Dur dur, dur dur diye haykırsa da,
Çıkar altından suyu,
Şimdi kana kana iç,
Bedel karşılığını buldu.
Kuşlar gelir.
Kervanlar geçer.
Uçsuz bucaksız garip yer,
Bir vahaya dönüşür.
İnsan fark eder mi sebebi?
Yeter ki dua kabul edile.
Ama zaman geçer, yıllar akıp gider,
Sebepler gelir, sonuçlar onu izler.
Sonuçlar yeni sebeplere gebe kalır.
Her doğum bir ölümü, her ölüm bir yeniyi var eder.
Gündüz ölmez gece olunca,
Ya da gece ölmez güneş doğunca,
Bir yörüngede yüzer giderler.
Babalar yaşlanır, evlatlar büyür.
Ve adaklar hatırlatılır.
Bir evlada bir adak,
Bir adak en sevilen
İşler değişti oysaki,
Adak adayanın en sevdiği başkaydı o zaman,
Şimdi yerine başkasını koyduğu zaman.
Gel zaman git zaman,
Ter içinde uyansa da bazan.
Aklından çıkmaz borcunu çağıran.
Cesaret mi arar insan?
Elinde kılıçla koşan,
Ya da bir cana kolayca kıyan,
Kimdi en cesur olan?
Zor olsa da gerçek için hakkı arayan.
Karşısına çıkanı tanıyıp,
Uzak olsun diye taşlayan.
Korkma der, korkma!
Beni cesur bulacaksın.
Ama sen yumuşacıksın,
Bana kıyamazsın.
Bağla gözlerimi,
Ve sür soğuk çeliği,
Korkma der, korkma!
Bu borç nedir ki,
O'nun bize verdiklerinin yanında.
Babanın dilinde bir tek mısra,
Oğulun dilinde bir tek mısra...
Ve hayat emri verir, "Yaşa!"
Ve dilinde bir tek mısra...
Babaya bak, anaya bak, oğula bak
Bir evlada bir adak …
Bir kurbana, tüm hayat…
Deneyimsel
Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi
tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.
“Kim Kimdir”,”
İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle
mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve
hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.
"Hayatta
hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"
Yahya Hamurcu
Yorumlar
Kalemimize sağlık...
Peki senin adağın ne?