Kedinin Ölümü Meraktan Olurmuş…

Göz Rengi?

Adam polisi aramış “Karım alışverişe gitti. Dönmedi, 8 saat oldu. Ne olur onu bulun!” demiş.
Görevli polis: Karınızı tarif eder misiniz?
Adam anlamamış, “Nasıl yani?”

Polis: Boyu ne kadar?
Adam: Ne bileyim, bazen yüksek topuklu giyer, beni geçer. Evde yalınayak benden kısa olur.
Polis: Göz rengi?
Adam: Bilemem, bazen yeşil, bazen mavi lens takar. Aslında galiba ela…
Polis: Saçı ne renk?
Adam: Sürekli başka bir renk desem?
Polis: Bugün ne giymişti?
Adam: Hiç dikkat etmedim valla.
Polis: Peki arabayla mı gitmişti alışverişe?
Adam: Evet!!! Siyah Audi R8, süper şarj 3,5 litre V6 Silindirli motor, 290 beygir. İçi geyik derisi taba renginde, led farları var, sağ kapıda görünür görünmez hafif bir çizik var.
Polis: Tamam efendim, arabanızı bulacağız.
Peki, ya bizler…
Bizler nasılız? 
Yanı başımızda, en çok değer verdiğimizi düşündüğümüz, en kıymetlimizi ne kadar tanıyoruz? Ne kadar dikkatle baktık ona? Bir ihtiyacı olup olmamasıyla ne kadar ilgilendik?
Bu eşimiz,
Çocuğumuz,
Kardeşimiz,
Annemiz ya da babamız,
Uzun yıllar çalıştığımız bir arkadaşımız da olabilir…

Bir gül bahçesinden geçerken kaldırıp kafamızı telefondan, o güzelliklere baktık mı hiç?  Deniz manzaralı evimizin balkonundan, kaç kere denizin mavisini görerek baktık?
Çocuğumuzun boyunun uzadığını ne zaman fark ettik?
Arkadaşımızın eşiyle ayrıldığını ne zaman anladık?
Çalışma arkadaşımızın bir derdi olduğunu hiç düşündük mü? Ya da bugün işe gelmediğini kaç saat sonra fark ettik?

Merak etmek iyidir…
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki; Merak neredeyse algı da oradadır.
Her insanın merak ettiği bir şey mutlaka vardır.
Tayin bekleyen bir öğretmen “Acaba nereye tayinim çıkacak? Oradaki okul nasıl olacak?” diye merak eder. Duyuruları takip eder. Gündemi o olur.
Sınavdan çıkan öğrenci “Doğru mu yaptım, yanlış mı yaptım? Acaba geçer miyim?” der. Arkadaşlarıyla birlikteyken, evde kahvaltısını yaparken aklı notta kalır.
İş görüşmesine giden bir genç “Acaba ne soracaklar? İş yerinde imkânlar nasıl, yan haklar var mıdır?” diye merak eder.
Bir genç kız, onu istemeye gelen aileyle ilgili “Bu delikanlı nasıl birisi? Acaba ailesi nasıl? Gelenekleri görenekleri bizden farklı mı?” diye merak eder.

Son anda merak edenler…
Bazıları da merak etmeyi son ana bırakır. Yani nikâh masasına…
Nikah masasında “Evet” diyen çift “Acaba iyi bir şeye mi evet dedim?” diye bir an düşünür. “Artık yapacak pek bir şey yok” deyip içindeki sesi susturur.
Bazen de bir ortaklıkta, iş yeri tutulur, ürünler raflara dizilir, o aşamada “Acaba ortağım nasıl biri, nelere kızar, neleri sever?” diye merak eder.
Yolculuğa arkadaşlarıyla çıkma planı yapan genç, biletini alır, valizini hazırlar “Acaba bu arkadaşlarla tatilde eğlenebilir miyim?” diye düşünür.
Ev satın alan bir çift, parayı ödedikten sonra: “Acaba ben bu muhitte yapabilir miyim? Evin lokasyonu nasıldı?” diye merak eder.
Peki, son dakika merak ediyor olmak, ne kadar işe yarar? 

“Kedinin ölümü meraktan olurmuş” derler.
Bir de üstüne vazife olmayan şeyleri merak edenler var.
“Nolmuş, nolmuş? Yan ofisteki kız, ev arkadaşıyla kavga mı etmiş? Kapı da mı kalmış?”
“Kim kimi seviyor anlamadım? Ee canım ikisi de bekar. Bence evlenedebilirler…”
“Ne ara iflas etmiş? Niye iflas etmiş? Hiç işe gitmemiş mi? He o zaman nereye gitmiş? Kime gitmiş?”
“Doktora gitti dediler, neden gitti acaba? Ağzı çok sıkı, hayatta bize bir şey söylemez. Nasıl öğrenebiliriz niye gittiğini?”
“Dudakları bu kadar dolgun değildi. Botoks mu yaptırmış? Sen bir şey biliyor musun?”
Peki, merak ettiğimiz şey bizi nereye götürür? Merak neredeyse algım orada… Neyi algılamak istiyorum? Hangi bilgilerle zihnimi doldurmak istiyorum?
Deneyimsel Tasarım Öğretisi der ki, İnsan algıladığını aktarır.
Fabrikaya ne renk iplik girerse o renk ürün çıkar. Meraklarımız algılarımızı, algılarımız da aktarımlarımızı belirler.

Gerçeği merak etmek…
İnsan gerçeği merak ederse, faydalı bir şeyi merak ederse, yaşamı da  gerçeğe ve faydaya yönelik olur.
Önce merkezimizdekileri merak ediyor olmak… Merkezimizdeki insanlar için;  “Ona nasıl fayda verebilirim?” diye düşünebiliyor olmak… "Neden bugün üzgün? Neden bugün yemek yemedi? Neden hiç konuşmadı?"
Belki çocuğumuz için,
Belki eşimiz için,
Belki anne babamız için…
Önce yakınımızdakilerin davranışlarının sebeplerini merak etmek  ve onların neye ihtiyaçları olduğunu bulmak.
Bunun için düşünmek.
İhtiyacı olduğunda da,  ihtiyaç gidermek.
Gerçeği ve faydalıyı merak etmek…

 

İlişkilerde Ustalık Hakkında

İlişkilerde Ustalık

İlişkilerde Ustalık

İlişkilerde Ustalık