Büyüyünce Ne Olsam? Ne olsam?

Büyüyünce ne olsam?

Şimdiki çocuklar değil ama daha önceleri çocuklar çoğunlukla öğretmen, subay, polis, doktor, veteriner filan olmak isterdi. 

  • Elimizde tebeşir duvarlarda öğretmencilik oynadık,
  • Elimizde kaşık bademcikleri görmeye çalıştık,
  • Veya tahta parçalarını silah yapıp, Vahşi Batı filmlerine özendik,
  • Sokaktaki kedileri doğurtmaya çalıştık.Oysa şimdiki çocukların hayallerinde bambaşka meslekler var.

Hayallerimizin kaçı gerçekleşti?

O çocukluk hayallerini kaç kişi gerçekleştirebildi kim bilir? 

Ama korkarım çoğumuz başka işler yaptık o hayallerden uzak. 

Büyüdükçe tercihimizi;

  • Para kazanma kaygısı, 
  • Çevre ve aile yönlendirmesi, 
  • O dönemin popüler meslekleri veya mottoları bizi etkiledi. 

“Masa başında çalışmaya sen gelemezsin.”

“Öğretmenler çok az kazanıyor.”

“Şu mesleği seçersen çok gezersin, yerini yurdunu bilemezsin” gibi cümleler olmuştur. 

Derdimiz, o gün de, bu gün de, iyi bir geleceğimizin olması, kimseye muhtaç olmamak değil mi? 

Mesleğinde başarılı olmak demek; mutlu ve rahat bir hayat yaşamak demek çünkü. 

Ama hangimiz, meslek seçimlerini yaptığımız yıllarında, yaptığımız seçimlerin ne olduğunun farkındayız?

Her meslek bir yaşam biçimini, bir çevreyi, bir davranış kalıbını beraberinde getiriyor. 

Bunları düşünmeden ve kendi meyillerimizi bilmeden yaptığımız seçimler, sonrasında “keşke” leri getiriyor. 

  • “Keşke Maden Mühendisi olmasaydım. O yıllarda çok popülerdi ama ben madene inmekte çok zorlandım” 
  • “Acil doktoru olmak ne kadar zor ve stresli.”
  • “İnşaat Mühendisi oldum ama şantiyeler bana göre değil.”
  • “Su Ürünleri okudum ama Urfa’da yaşıyorum.”
  • “Birine bir şey öğretmek çok keyifli para ile ölçülmez bir tatmin, keşke öğretmenlik yapsaydım.”
  • “Biyolog oldum ama laboratuvar eksi iki de, gün yüzü görmüyoruz.”
  • “İnsanlarla konuşmayı sevmeyen ben neden Gazetecilik okudum ki?”

O nedenle,  Deneyim Transferi yapmak meslek seçerken çok kıymetli. Kendi deneyimlerimiz ve başkasından yapacağımız deneyim transferleri. Hiçbir şey göründüğü gibi değilse, onun içeriğini, gerçekliğini anlamanın tek yolu;

  • O meslekleri yapanlarla konuşmak, 
  • O işlerde mümkünse çalışmak, 
  • Yani yaklaşıp yakından bakmak, 
  • Çok kapsamlı irdelemek. 

Bunu yaparken de kendi yaradılış meyillerimizi, algıdaki farklılıklarımızı, özelliklerimizi bilmek, zorlanacağımız yerlerin farkına varmak işin içine giriyor. Ki Deneyimsel Tasarım Öğretisi bunu “Kim Kimdir?” seminerinin içinde anlatıyor.

Kariyer yapmanın da yasaları var.

Peki ne olacağımı seçtim diyelim ki, hangimiz okuldan mezun olunca o işi yapabilir halde oluyoruz? Okulda öğrendiklerimiz bize yetiyor mu? 

Durum bu olunca, ne yapamayacağımızı bilemeyince, işin içinden çıkamayınca da; 

  • “İş hayatı çetin.”
  • “Geleceğimiz patronun iki dudağının arasında.” 
  • “Bu iş çok zor, başka mesleklere, sektörlere benzemiyor.” 
  • “Ekonomiden anlamak zor, bir sürü parametre var, ne zaman yatırım yapacağız?"
  • "Ne zaman küçüleceğiz?"  
  • "Nerede açacağız dükkanı? Üstelik piyasa çakal dolu, hem iş için çevre lazım, sermaye lazım.” 
  • “Herkesin mesleğini yapabileceği alan yok.” 
  • “İşsizlik oranı çok yüksek, kriz var, bu paraya bu iş yapılır mı?” demeye başlıyoruz.

Belki de her şey bu kadar karmaşık ve zor değildir. 

Her şeyin bir yöntemi, yasası olduğu gibi, kariyer yapmanın, iş hayatında başarılı olmanın da yasaları vardır. 

Bu hayatta yaratılmış olan ne varsa bir düzen içinde yaratıldı ise, onun işleyişinde de geçerli olan yasalar vardır. 

Belki; "Bir süre bedavaya çalışırım, gerekirse yerleri bile paspaslarım yeter ki bu işi öğreneyim" demem gerekiyordur. 

İşimde yeterince iyi olursam, kendi kariyerimi nasıl planlayacağımı bilirsem, patronun ne dediği çok da önemli olmaz belki de. 

Ya da bunca ekonomist varken, bunca teori varken, piyasanın kıtlık mı? yoksa bollukta mı? olduğunu anlamam kararlarımı belirlemem için çok önemli bir göstergedir. 

Hedefe varınca başarılı olur muyum?

Bir iş kurmaya karar verdiğimde sermaye miktarımın fazlalığından daha önemli şeyler olabilir mi? 

O cadde üzerinde açmayı hayal ettiğim büyük dükkan, bu işin başlangıcı için doğru adım olmayabilir mi? 

Hayatım boyunca yüksek karlı işleri kovalamam, o işi bulduğumda beni zengin yapar mı? 

Yapsa da bu ne kadar sürer? 

Piyasada tutunmanın, tedarikçi seçmenin, satış fiyatı belirlemenin, işi büyütmenin hepsinin yöntemini, yasasını, bu kadar farklı teori varken nasıl bileceğim? 

İnsan hayatın içinde bunca şeyi düşünürken, savaş meydanında savaşırken her şeyin tek bir gerçeği olduğuna inanamıyor. 

Deneyimsel Tasarım Öğretisi tam da bu gerçeğin ne olduğunu anlatıyor. 

O gerçeği bilmek, her konuda olduğu gibi başarıda da bizim tüm hayatımızı değiştirebilir. 

Üstelik başarıya bakışımızı bile değiştirebilir. 

Çünkü, bir hedefe ulaşmak her ne kadar başarılı olmak anlamına gelse de, o hedefe varınca başarmış oluyor muyum?

Tanıdıklarınız arasında işinde çok iyi ama etrafındaki herkesin yaka silktiği insanlar yok mu? 

Ya da piyasanın bir numaralı şirketinin başında olup ailesi ile çok büyük sıkıntıları olan... 

Peki, neyi gözden kaçırıyoruz? 

Nerede yanlış yapıyoruz? 

Mesele çocukluk hayalimizin mi peşinden gitmekti? 

Ya çocukluk hayalimiz yoksa?

 

Kim Kimdir? Hakkında


Yorumlar

meryem dedi ki…
Mesele Hedefimizi yönümüzü dogru beliryebilmekte...
GNS dedi ki…
Keyifle okudum teşekkürler
Adsız dedi ki…
Çok güzel bir yazı olmuş elinize sağlık 🌱
İlknur M dedi ki…
Öyle doğru yerlere deginmissiniz ki. Kaleminize sağlık
Adsız dedi ki…
Kariyer yapmasında yasası var. Bu öyküyü en hayırlı Kariyerle tamamlamak nasip olsun inşALLAH 🤍