REYHAN ŞERBETİ
Nazlı’nın çok gergin
hissettiği bir gündü. İş yerinde yaşadığı sorunların üzerine bir de ailesi ile
yaşadıkları gelmişti. Kiminle karşılaşsa tartışıyor ya da selam vermeden
geçiyordu. Uzun zamandır bu kadar zorlandığını hissetmemişti. Nihayet akşam
oldu, eve doğru yola çıktı. Trafik de üzerine tuz biber olunca sinirden
ağlamaya başladı. O sırada telefonu çaldı, arayan Narin’di. İlkokuldan beri en
yakın arkadaşıydı, hatta artık kız kardeşi gibi olmuştu. Kimsenin telefonu
açmamasına rağmen Narin arayınca hemen cevap verdi. Çünkü biliyordu, Narin ona
hep iyi gelirdi.
Biraz konuştuktan
sonra buluşmaya karar verdiler. Nazlı en yakın kafede durdu, arabasını park etti.
Narin de oraya doğru yola çıktı. Bir şeyler yedi, iş çıkışı aç kalmaya pek tahammülü
yoktu. Gerginliği biraz olsun azalmamıştı. Kafasında müdürüyle hala kavga
ediyor, haklı çıkmaya çalışıyordu. Müdürüyle tartışması bitse, annesinin miras
davasını düşünmeye başlıyordu. İşin içinden çıkamayınca bir çay söyledi. Narin
o sırada kapıdan girdi ve koşarak Nazlı’ya sarıldı. Nazlı’nın öfkesinin yerini
gözyaşları aldı yine. Bu seferki farklıydı tabi, bir rahatlama gelmişti
Nazlı’ya.
Olanları anlattı kısaca, fazla konuşmak istemiyordu. Narin de bu durumun farkındaydı. Zorlamadı Nazlı’yı, sadece onu anladığını belli eden sıcacık bakışlarıyla izledi. Bu da yetti Nazlı’ya, rahatlamış, yüzündeki gerginlik azalmış ve sakin görünüyordu. Narin ona bazı sorular sordu, sorulara cevap verirken problemin aslında nerede olduğunu fark ediyordu sanki. Dışarıdan bir göz olarak sorduğu sorular Narin’e bir yol açıyordu. Yaşadıkları için Nazlı’yı yargılamadan dinlemesi ona çok iyi gelmişti. Zaten çok sakin, huzurlu biriydi Narin. Kolay kolay sinirlenmez, mutsuz olmaz, girdiği her ortama neşe verirdi. Kısa bir vedalaşmanın ardından ayrıldılar. Nazlı evin yolunu tuttu, bir an önce uyumak istiyordu.
Eve vardığında saat
çoktan on ikiyi geçmişti. Duş almaya gücü yetmedi, kendini yatağa attı. Sabah
uyandığında saat sekize gelmek üzereydi. Apar topar hazırlandı ve evden çıktı.
İşe çok geç kalmamıştı, hızlıca çalışmaya başladı. Henüz herkes gelmemişken
ofisin çaycısı Ayşe abla elinde bir kavanozla Nazlı’ya doğru geldi. Kibarca
uzatarak:
“Bunu
size getirdim, Reyhan şerbeti. Serin serin içersiniz.” dedi.
Nazlı bir an duraksadı:
“Reyhan neydi ki?” dedi içinden.
Ayşe hanım bakışından
anlamış olacak: “Reyhan bizim oralarda
çok olur. Biz de böyle şerbetini yapar ya da salatalara koyarız. Çok güzel
kokar.” dedi.
Nazlı: “Daha önce
hiç denemedim, çok güzel görünüyor, çok teşekkür ederim.” dedi.
Masasına oturduktan
sonra bilgisayarının arama motoruna ‘Reyhan nedir?’ yazdı Nazlı.
Hormon dengeleyici,
ağrı kesici, rahatlatıcı etkilerinden bahsediliyordu. İlgisini çekti biraz daha
okumaya devam etti. O sırada kavanozun kapağını açıp şerbeti bardağına
doldurdu. Pespembe, insanın içine neşe veren bir rengi vardı. Nasıl olmuştu da
mor yapraklı bir bitkiden bu kadar farklı renkte bir su çıkabilmişti? İçerken
düşünmeye ve okumaya devam etti. Reyhan tüketmenin faydaları saymakla
bitmiyordu. Fakat Nazlı’nın en çok ilgisini çeken, içildiğinde yatıştırıcı
etkisinin olmasıydı. Gerçekten de içtikçe rahatlıyor, tekrar içmek istiyordu.
Okumaya devam ederken bir an: “Tıpkı
Narin gibi…” dedi. “Her girdiği
ortamı dengeliyor, insanlara huzur veriyor.”
Ardından Narini
aradı: “Senin adını Reyhan koydum bundan
sonra.” dedi.
Narin şaşkınlıkla: “Reyhan mı? Neden?” dedi gülerek.
“Bana
her seferinde sakinlik ve huzur vermeyi başarabildiğin için. Senin yanında
dengemi buluyorum…”
dedi Nazlı. Çünkü hayatta denge en
önemli şeydi.
Deneyimsel Tasarım
Öğretisi der ki: “Hayatta en önemli
şeylerden biri, dengeyi yakalayabilmektir.”
Aşırı hissettiğimiz
duygular, öfke, stres, mutsuzluk, bir zaman sonra çözülmesi zor problemlere
sebep olur. Ne yaşamış olursak olalım, bir şekilde dengeyi yakalayabilmek
insanın iç huzurunu ve yaşama sevincini de arttırır.
Dengeyi
koruyabilenlerden olabilmek dileğiyle…
“Kim Kimdir”,”
İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle
mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve
hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir.
"Hayatta
hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"
Yahya Hamurcu
Yorumlar
Hayatında dengeyi yakalayanlardan olmak dileğiyle…
Teşekkürler kaleminize sağlık
🪷🏵🪷🏵🪷🏵