Efsane Ama Gerçekten Efsane…

DENEYİMSEL TASARIM ÖĞRETİSİ

 Efsane Ama Gerçekten Efsane…

Efsane ama gerçekten efsane kasım, muhteşem cuma ve şahane indirimler… Neden bir kişi çıkıp da ne oldu, diğer aylarda ve günlerde yaptığınız indirimler gerçek değil miydi demiyor, anlamak güç. Şimdi al sonra öde…  Neden?  Kardeş kardeşe bile böyle bir kıyak yapmazken. Koca koca şirketler veresiye defteri açmış adımıza. İki tane alana üçüncüsünün bedava verildiği bir yerde insan kendini enayi gibi hissediyor. Aynı paraya üç tane alabilecekken niye bir tane alsın ki?  Oysa bir taneye ihtiyaç vardı. Ancak, durumlar böyle olunca ihtiyaç olmayan miktarda alıp,  bir de bunu kâr saymak değildir de nedir bu? İyi de onları koyacak yer var mı dolapta?  Neden üç tane şarjlı matkap var evde? Dayınlara hediye götürürüz kızım, dedi annem. Dayımın İngiliz anahtarını tamir aletinden ziyade anahtar zannettiğinden o kadar eminim ki. Ne işi olur şarjlı matkapla. Ayrıca neredeyse unutuyordum,  alışverişinin şu kadardan fazla tutması halinde kargon da bedava.  Sanırsın ki ticarethane değil, hayır kurumu.  Herkes birleşmiş, tüm dertleri evimizde robot süpürge olmaması olmuş. Bizim paramızla bize jest yapıyorlar. Biz de bu havadisi çok iyi bir şeymiş gibi çevremize yayıyoruz. 

Sen de alsana ya! Bak kaçırma, fırsat bu fırsat falan diye.  Hadi birileri bunu yapıyor ve aleni olarak herkese duyuruyorlar da benim buna inanmam daha da efsane değil mi?  Ya da şahane? Çok da fark etmez istediğini seçebilirsin, sonuçta satın alıyorsan hepsi olur, bir önemi yok. 

Haklısın hem de çok haklısın. 

Bir tane kahve makinem olmasın mı? Almışken de kahve çekirdeklerini öğütenini alayım bari.  Birazcık daha fazla öderim tam olur.  Hatta bir de mutfakta kahve köşesi yapayım. Tüm bunlara anneannemin bakışı; ''Ne o deli kız tüm apartmana kahve mi dağıtacağız?'' ''Ama anane!! Ben kahveyi çook seviyorum, tazecik içmek istiyorum.  Bir bu zevkim var. Olmasın mı?'' Haklısın kardeşim hem de çok haklısın. Senin de hakkın. Sen yeter ki al da, gerisi önemli değil. 

O hengamede evin içi daha açılmamış paketlerle çoktan dolmuş bile. Hatta kargocu kapıyı çaldığında neyi sipariş ettiğimi çoktan unutmuş olmam neyin işareti olabilir? Yaşlılık belirtisi mi yoksa? Kırışıklık kremi diyordu bir yerde, dur ona da bir bakayım… Hazır indirimdeyken alayım bari. Bir ara kullanırım.

Biz ne zaman bu hale geldik?

Bir insan bir şeyi istedikten sonra ona kulp bulmakta kimse eline su dökemez.  Minare kılıf misali.  Bu konuda oldukça iyiyiz. İnsanoğlu olarak aceleci falanız ama yiğidi öldür hakkını yeme şimdi! İş böyleyse, o zaman birilerine bir şeyi pazarlamak istiyorsam stratejimi neyin üzerine kurmam gerek? Ev-vettt! Doğru tahmin!  Satın almaları için insanların isteklerini ihtiyaçları sanmalarını sağlamam yeterli, almaları için.  Tam da bu sebepten insanın istek ve ihtiyaçlarını çok iyi ayırt etmesi gerekiyor.   

İstek mi ihtiyaç mı?

DENEYİMSEL TASARIM ÖĞRETİSİ

Nasıl olacak bu, nasıl ayrıştırabiliriz? İnsanın bu noktada kendine bakması zor olduğundan şöyle düşünebiliriz.  Birisinin ihtiyacını giderdiğinizde, sizi bunaltıp, ısrarla yakanıza yapışarak devamını, daha fazlasını istemez. İnsan hedefine giderken eksik olan parçayı tamamladıktan sonra sağda solda oyalanmaz. Öte yandan istekleri konusunda bu şekilde davranmaz insan. Çocuklarda bunu çok net görebiliriz; şifa verecek bir şey için çocukların ısrarla yerlerde tepindiğine şahit olanınız var mı? İçinden düdük çıkan bir şeker için market kasasına kadar yerde sürüneni görmüşüzdür ama.  

Diğer bir konuda, önceliklerimizin nerede olduğudur. 

İsteklerimiz de mi?

İhtiyaçlarımız da mı?  

Ailemiz genişliyor. İkinci çocuk yolda, araba almam lazım. Galeriye bu sebeple gitmişken hayalindeki spor arabayı harika bir fiyata bıraktıkları için alıp çıkan kişi, önceliğini ihtiyacına mı yerleştirmiştir yoksa isteğine yenik mi düşmüştür? Susadığı için mutfağa giren kişinin su yerine meyve suyu içmesine benzemiyor mu bu durum? İhtiyacı su içmek ama sürahide su göremeyince onu yeniden doldurmakla uğraşmak yerine, raftaki taze sıkılmış meyve suyunu mideye indirmesi de aynı sebeptendir. Ya da ''Yabancı dil bilmeyenin bizim sektörde yeri kalmadı artık. Kariyerime burada devam etmem için İngilizce öğrenmem şart, ama önce şu düğünü aradan bir çıkartalım.'' diyenin…  Ya da ''Hele bir çocuk okula başlasın, sonra''. Ya da ''Başarı ile ilgili bir kurs varmış. Çok iyi de önce ben şu dükkânı bir açayım ona da bakarız'' diyen birisinin halidir, önceliklerini ihtiyaç değil isteklerine yerleştirenlerin hali. 

İnsan bazen istek ve ihtiyaçlarını karıştırabilir ama önceliği her zaman ihtiyaçlarına vermelidir. Şayet istek ve ihtiyaçlar ayırt edemezse hayatına çok gereksiz şeyler alabilir. O zaman gerçekten istek mi yoksa ihtiyaç mı, tekrardan düşünmeli.

Peki, o halde;

Hayattaki önceliklerimiz neler?

Önceliklerimizi isteklerimize mi yerleştirmişiz?

Ne kadarını ihtiyacımıza vermişiz?

Sırf bu yüzden neleri kaybetmişiz?

Yani o olmadan gerçekten işlerimiz akmıyor mu? Tıkanıyor mu? Yoksa bu bizim hüsnükuruntumuz mu, düşünelim mi birlikte?  

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir. 

"Hayatta hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"

Yahya Hamurcu




Yorumlar

Adsız dedi ki…
İnsanı aşırılaşmasına beden olan duygularını aktifleştirip yanlış tercihler yapmasına neden olan en önemli şey… ihtiyaç ve isteklerimi ayırt edememesi… kaleminize sağlık💐
Adsız dedi ki…
Cüzdana yazmak lazım "istek mi ihtiyaç mı"
Adsız dedi ki…
Güzel tespitler, çok teşekkür ederim
Merve dedi ki…
İsteklerimizin peşinden koşturduğumuz bir hayat ne kadar bizi mutlu edebilir? Bir yerde doyuma ulaşır mıyız? Sanmam... Ama ihtiyaç öyle mi? İnsan ihtiyacını önceliğine yerleştirdiğinde gelişiyor. O zaman İNSAN olmaya başlıyor... İnsan oldukça mutlu oluyor...

Ağzınıza sağlık 💫
Yaren dedi ki…
Önceliklerimizi isteklerimize mi yerleştirmişiz?
Ne kadarını ihtiyacımıza vermişiz?
İyice bilinç vermemiz gereken sorular...
Nazlı K dedi ki…
İstek mi ihtiyaç mı?
Adsız dedi ki…
elinize sağlık
duygu dedi ki…
istek mi ihtiyaç mı... ne doğru bir ayrım... teşekkürler
E.U dedi ki…
Kaleminize sağlık. Günümüzü anlatan bir yazı.
Teşekkürler 🌸
Sibel dedi ki…
Güzel ve düşündürücü bir yazı kaleminize sağlık 🪷
Emel dedi ki…
İnsanın istekleri aşırılaşınca nasıl da bilinci kapanıyor ve nasıl da her şey birbirine karışıyor...