Arınmak...

Deneyimsel Tasarım Öğretisi 

Bir Yerden Başlamak Lazım

Bugün bu kadar küçük bir şey için üzülmeyeceğim. Sadece düşünüp ders çıkaracağım. Çünkü her zamanki gibi hata bende. Yapmamam gereken bir şey yaptım. Hep aklımdaydı aslında. Ama geçen hafta karşıma çıktı. İnternette gezerken bir anda reklamını gördüm ve aldım. Alırken de epeyce heyecanlandım. Ne yapayım bende insanım. Seviyorum evimi mis gibi beyaz sabun kokusu ile süslemeyi.

Bir evin en güzel özelliği temizliği bence. Ve o temizliğin içindeki ayırt edici imajı ise hoş kokusu. Bunu kadife yapraklı, kırmızı, güzeller güzeli bir gülün, etrafa enfes bir koku vermesine benzetiyorum. Kıpkırmızı, hem yoğun hem yumuşacık his veren taç yaprakları. Tamamen açılmış, avuç içine sığan bir gül ve yaklaşmadan bile duyulan baş döndürücü kokusu. İşte bu görüntü beni ne kadar mutlu ediyorsa evimin temiz olup birde sabun kokması beni böyle mutlu ediyor.

Ama işte bazen sırf bu hazzı yaşamak için aşırıya kaçıyorum. Şimdiye kadar bir sürü hata yaptım. Ama bugün yaptığım hakikaten zarar verdi. Benim yüzümden bozuldu. Elektrik süpürgem, daha bir odayı bile tam süpürememişken, hatamın kurbanı oldu.

Uzun siyah kablosuyla öylece karşımda duruyor. Etrafından köpükler çıkıyor. Parkeler sırılsıklam oldu. Ve ben yerde oturdum yüzümü ellerimin içinde saklayıp onun köpürmesini seyrediyorum.

Hani bilirsiniz, şu su hazneli olan süpürgeler var ya, işte onlardan. Normalde bir amacı var bu süpürgelerin. Tüm kiri, tozu, su haznesine toplamak ve dışarı verdiği havayı minimum tozla iletmek. Ama ben bugün yaratılış amacına aykırı bir şey ekledim. İnternetten aldığım likit parfümü, su haznesine bolca karıştırdım. Miktarda da aşırılığa gittim tabi. Niyetim evi süpürürken bir yandan ortalık güzel koksundu. Ama niyetim iyi de olsa amaca uyumsuz karşım zarar veriyordu.

Makine çalışmaya başlayınca hortumdan gelen tazyikli hava ile haznedeki su çalkalanmaya başlıyor. Elbette bu tamamen doğasına uygun olan bir hareket. Bir deniz, bir göl ya da bir su birikintisi, ona etki eden rüzgara göre hareket eder. Bir devinim bir dalgalanma ortaya çıkar. Lavabonun içindeki bulaşık leğeninde bile böyledir. İçine deterjan koyarız ve elimizle sahte bir rüzgar etkisi yapıp hareket başlatırız. Deterjan olduğu için köpürür su. Tamda böyle oldu. Hazneye koyduğum likit parfüm o hareketin etkisiyle köpürdü. Makinadan önce bir boğulma sesi geldi. Sonra köpükler motora kadar yükseldi. Ve hakikaten makinayı boğup bozdu. Ve ben sadece seyrettim.

Yaşamın içerisinde her şey böyle değil miydi zaten?

Canlı ya da cansız ne varsa kendi hareketine uyumsuz bir şey ile birleştiğinde bozuluyordu. O şey ilk var olduğu anda ki saflığını kaybediyordu. Her bir varlık için, hayatın kendisinin verdiği bir yön, bir hareket, bir hedef ve hepsinin toplamı amaç vardı. Suya çamur karıştığında bulanıyordu. Ağaçtan toplanmamış meyve, toprağa düşünce çürüyordu. Zararlı şeyleri yiyen, zararlı şeyleri içen bozuluyordu. Sadece içini değil, gün geçtikçe dış yüzeyini de değiştiriyordu. Ve her bozulan şey yanındakini de bozuyordu. Hani derler ya üzüm üzüme baka baka kararır diye, hakikaten öyle simsiyah oluyordu. Çürümenin yasasıydı bu. Şeker dişi bozuyor, bozuk diş ise yanında ki diğer dişleri bozuyordu. Aldatan sadece aldatmıyor, aldanıyor ve aldatmaya sevk ediyordu. Yalan söyleyen sadece yalan söylemiyor, yalana teşvik de ediyordu. İnsan, amacını kaybedip savrulduğunda, insan olmaktan çıkıyordu.

Süpürge de bile böyleydi. Tüm amacı tozu çekmek olana başka bir amaç ekleyince çalışmaz oluyordu. O zaman tekrar düzelmek için ne yapmak gerekiyordu?

Deneyimsel Tasarım Öğretisi

Arınmak...

Kirleten her şeyden arınmak. Büyük bedel, gözümü de korkutuyor aslında. Ama başka seçenek de bulamıyorum.

Makinanın su haznesini temizleyerek başlayabilirim. İyice yıkarsam onu bozan şeylerden arındırabilirim.

Evimi, giysilerimi arındırdığım gibi, bedenimi arındırabilirim. Temiz yiyip, temiz içebilirim.

Amacıma giden yolda ki her ters seçim aslında yük oluyor. Ve ne tuhaftır ki insan bilinçli seçimlerle bu yükleri kendine pranga yapıyor. Daha fazla beğenilmek için aldığım kıyafetler, ayakkabılar bana yük değil de ne? Kabul görmek için yanında gezdiklerim beni nereye götürdü?

Ama ayak bileklerimde daha fazla ağırlık istemiyorum. Kamburumu çıkarıp beni çirkinleştiren eşyalar istemiyorum.

Kendimi silkelemek istiyorum, tıpkı balkondan silkelenmiş masa örtüsü gibi, üzerimdeki kırıntıları atmak istiyorum. Çünkü hayat beni silkelemeden bu bedeli ödemek istiyorum.

Boynuma astığım israflardan başlamak istiyorum. İhtiyacım olmayan bir şeyi sadece tüketmem değil, ihtiyacı olanın tüketmesine engel olmak da istemiyorum.

Amaca uyumsuz olan soyut ve somut olan her şeyden kurtularak arınmak istiyorum.

Arınmak, saflaşmak ve amacıma uygun yaşamayı diliyorum. Elimi açıp avuç içlerime koyduklarıma bakıyorum. Ümidim var, desteğini esirgemeyeceğini biliyorum.

Deneyimsel Tasarım Öğretisi geçmiş deneyimlerden yola çıkarak, geleceğimizi tasarlamaya yönelik stratejiler üreten bir bilgi topluluğudur.

“Kim Kimdir”,” İlişkilerde Ustalık” ve “Başarı Psikolojisi” seminerleriyle mutlu ve başarılı olmak isteyen insanlara problemlerini çözmeleri ve hedeflerine ulaşabilmeleri için ihtiyaç duydukları yöntemleri öğretir. 

"Hayatta hiçbir zaman keşfedilemeyecek tek bir şey vardır; Daha iyisi…"

Yahya Hamurcu



Yorumlar

Ferfeh dedi ki…
Sadece tüketmek değil ihtiyacı olanın da tuketmesine engel olmak detayı düşündürdü elinize sağlık. Her zaman destek olanın desteğini esirgememesi dileğiyle
Nisa Çimen Van dedi ki…
Ne kadar güzel aktarılmış arınma süreci. İnsanın hayatındaki en büyük hatalarından biri ihtiyacı olmayanı, üzerine vazife olmayanı yüklenmek. Soyut ve somutta insanın toparlanabilmesi için belki de ilk adım bu, arınmasında dahi kalite olanlardan olmak dileğiyle.. :)
Betül dedi ki…
Ümit var... İyi ki.
Çok teşekkürler
Hilal dedi ki…
Bakıs acınızı taktır ettım.Elımızdekı olanla yetınsek ve ınsanları degıstırmeden kabul etmeyi becersek ve kendımızıde degıstırmeden oldugu gıbı yasamaya alısmalıyız herseyı duzeltmeye gucumuz yok ama kendımızı ve bakıs acımızı duzeltmelıyız .sevgılerle
Adsız dedi ki…
Kendimi silkelemek istiyorum, tıpkı balkondan silkelenmiş masa örtüsü gibi, üzerimdeki kırıntıları atmak istiyorum.
Ne güzel bir örneklendirme olmuş:) gerçekten ihtiyacımız olan bir şey bu…
Meryem dedi ki…
Çok güzel açıklayıcı olmuş emeginize saglk
Leyla dedi ki…
Amaca uygun yapılmayan her davranış bir süre sonra uyarı vermeye başlıyor. Somutta farkediyoruz.Makinanin içindeki köpüğün dışarı çıkması gibi.Soyutta da böyle. Yaptığımız uyumsuz davranış karşımıza problem olarak çıkıyor. Kaleminize sağlık çok güzel bir yazı....
Sibel Basılgan dedi ki…
Çok güzel düşündüren bir yazı. Niyetim iyi olsa da karşımdakine yapısına ters bir şey bir şey yüklediğim de düzeni bozuyorum👏
Şükran dedi ki…
Merhaba ...
Umarım herpimiz amacımıza yönelik alım satımlar ilişkiler kurarız.
Selamlar..
Adsız dedi ki…
İnsan bu hayatta ki amacını bir sorgulasa… Niyetlermizi de tabii ki. Arınmak dileğiyle⭐️

Emeğinize sağlık��
Burcu dedi ki…
Amaca uyumsuz olan soyut ve somut olan her şeyden kurtularak arınmak istiyorum.
Kaleminize sağlık…
Dilber Çakır dedi ki…
Bütün fazlalıklardan bütün zarar vericilerden arınmak. Sana bir yazı kaleminize sağlık
Büşra Ç dedi ki…
Gerçekten güzel, düşündürücü ve gülümseten bir yazı olmuş, kaleminize sağlık :)
Adsız dedi ki…
İnsan, amacını kaybedip savrulduğunda, insan olmaktan çıkıyordu

Çok güzel yazı olmuş ellerinize sağlık 💐
Adsız dedi ki…
Çok güzel bir yazı olmuş ellerinize sağlık 💐
Ayla t dedi ki…
İnsanın baktığından yaşadığından cıkarım yapabılmesi ne kadar güzel anlatılmış. Elınıze sağlık
RAHSAN dedi ki…
Çok güzel ifade etmişisiniz.. Bir Makinadan.. İnsanın amaıcan.. oradan da arınmaya.. Çok çok güzel bir yazı. Devamını bekliyoruz..
Amaca uyumsuz olan soyut ve somut olan her şeyden kurtularak arınmak istiyorum. Amin