Sana Karşı Vefalı mıyım?
Yine
sana yazarken buldum kendimi Anne,
Bazen
bakıyorum da sana yazmak en çok içimi serinleten şey oluyor.
Günlerce
yazdığım pek çok yazı var ama en çok sana yazmayı seviyorum.
Çünkü
senin yazdıklarımdan çok yazmadıklarımı okuduğunu biliyorum.
Bugün
düşünüyorum "Sana karşı vefalı mıyım?" diye.
Kendimi
adil olmaya zorluyorum, zalimliklerim fazla olsa bile.
Ne
zaman zorda kalsam beni kurtardın.
Zorda
kalmasam da hep yanımdaydın.
Bazen
beni yetim buldun, bazen beni öksüz buldun, bazen beni yoksul buldun.
Ve
her seferinde beni bulduğundan daha iyi olmam için destek oldun.
Şimdi
benim için yaptıklarına karşı, ben sana vefalı mıyım?
Vefa
neydi Anne?
Geçmişte
yapılan iyilikleri hatırlamak, unutmamak…
Bana
yaptığın iyiliklerin her birini hatırlıyor muyum acaba?
Keşke
hepsini hatırlayabilseydim ama insanım,
Ne
yazık ki çoğunu unutup azını hatırlıyorum.
Belki
de bende derin iz bırakanları bile,
Oysa
her attığım adımda bana verdiğin bir iyilik var.
Ve
ben bunların çoğunun farkına bile varmıyorum.
Peki
vefa sadece geçmişle ilgili mi Anne?
Sen
bunca delil, bunca ispat sunmuş iken bana,
Gelecekte
de vereceklerini bile vaat etmişken,
Sana
gelecek için de vefalı olmalı değil miydim?
Vefa
sadece dün ile mi ilgili?
Bugün
ve yarın vefa içermez mi?
Oysa
ben sana yazdıkça bana yaptıklarını,
Benim
için yaptıklarını,
Bana
verdiklerini,
Sana
teşekkürlerimi,
Sana
şükürsüzlüklerimi yazdıkça,
Senin
yarın bana vereceklerini de anımsıyorum.
Ve
sen yarın bana vereceklerini anımsattıkça sana olan vefa borcum da gün geçtikçe
artıyor.
Peki
ya ahde vefa?
Dün,
bugün ve yarın için verilmiş söze…
Dün
verilen sözü bugün tutmak ve yarın da tutacak olmak vefa değil mi?
Vefa
tüm zamanlar, tüm mekânlar için gerçek değil mi?
Yorumlar
Vefa çok güzel bir duygu, duyana da duyulana da iyi gelir. Ne güzel bir yazı olmuş. Elinize sağlık